Sera Gölü Kirliligi İle Anılır Oldu
08/08/2020
murat
0 yorum
PAYLAŞ

Sera Gölü Kirliligi İle Anılır Oldu

Son yıllarda DoÄŸu Karadeniz Bölgesi'nin önemli turizm merkezlerinden biri olması için yoÄŸun uÄŸraÅŸlar verilen Trabzon'un Akçaabat ilçesindeki Sera Gölü artık doÄŸal güzelliÄŸiyle deÄŸil de kirliliÄŸiyle anılıyor.

Yöredeki yaklaşık 25 mahallenin kanalizasyonu taşıyan derelerin aktığı gölden çıkartılan 180 bin metreküp malzeme 10 ay geçmesine raÄŸmen kirliliÄŸin çözümüne çare olmazken, kirlilik ve güneÅŸin birleÅŸimiyle su yosunları çoÄŸalınca göl siyah bir görüntüye büründü.

Konuyla ilgili Ä°HA muhabirine açıklamalarda bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü ÖÄŸretim üyesi Prof. Dr. Turan Özdemir, bu siyah görüntünün bir sonraki aÅŸamasının kötü koku olacağını belirterek “Bunun için bir an önce önlem alınması gerekiyor. Bakterilerin üremesi ile önce ortalığı kötü bir koku alacak ve bu göl bataklığa dönüÅŸmeye baÅŸlayacak. Ä°ÅŸte o zaman yetkililer istese de bu duruma çözüm bulamayacak. Burada ya gölü boÅŸaltacaklar ya da çevresinde yaÅŸayanların buradan gitmesi gerekecek” dedi.

Sera Gölü can çekiÅŸiyor

21 Åžubat 1950 tarihinde Derecik Vadisi yamaçlarından kopan büyük kayaçların vadi tabanını tıkaması sonucu oluÅŸan Sera Gölü, son yıllarda çamurlu ve kötü görüntüsü ile dikkat çekiyor. DSÄ° 22. Bölge MüdürlüÄŸü tarafından turizm potansiyelinin arttırılması ve suyun temiz kalması için son yıllarda yapılan milyonluk yatırımlara ve çalışmalara raÄŸmen göl kötü bir görüntü çizmeye devam ediyor.

Sera Gölü'nde son olarak geçtiÄŸimiz yıl 37 bin 500 metrekarelik alanda çalışma yapılırken, yoÄŸun yağış ve taÅŸkınlar sonrası çok büyük rüsubatın biriktiÄŸi Sera Gölü, DSÄ°'nin özel iÅŸ makinalarıyla temizlenmiÅŸti. 17 iÅŸ makinesi ile baÅŸlanılan temizlik çalışmalarında 180 bin metreküp malzeme çıkarılmış, 4,5 ay süren çalışmalarının ardından göl eski görünümüne kavuÅŸmuÅŸtu.

Yaklaşık 25 mahallenin kanalizasyonun aktığı derenin beslediÄŸi göl aradan geçen 10 ayın ardından tekrar kirliliÄŸe büründü. Siyah tabakanın kapladığı göl yüzeyi gelen yerli ve yabancı turistlere kötü görüntü sunarken, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü ÖÄŸretim üyesi Prof. Dr. Turan Özdemir, önlem alınmazsa Sera Gölü'nde kirlilik nedeniyle çoÄŸalan su yosunlarının ilerideki aÅŸamasında bakterilerin üreyeceÄŸini ve kötü kokulu bir bataklık haline geleceÄŸini söyledi.

Su yosunlarının atıklarla birleÅŸmesi ve su sıcaklığının artmasıyla aniden çoÄŸalmaya baÅŸladığını dile getiren Özdemir, “Bu gördüÄŸümüz siyah görüntü Sera Gölü'ndeki atık kirliliÄŸi. Yani göle giren atık maddelerin fazlalığı. Atık maddelerin en önemlisi insanlarda vücudunda kalsiyumdan sonra en fazla bulunan fosfor gibi elementlerin göle akıyor olması. Fosfor bunun yanında azot ki hayvansal atıklardan en fazla ayrıca tarımsal faaliyetlerden oluÅŸan atıkların göle girmesi. Kanalizasyonların akması. Bunların hepsi göle akınca gölde doÄŸal olarak yaÅŸayan su yosunlarının arayıpta bulamadığı ortam oluyor. Onlar besin almış oluyor. GüneÅŸte suyu ısıtınca aniden çoÄŸalmaya baÅŸlıyorlar” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

"Biriken molozun boÅŸaltılmasıyla bu iÅŸ olacak bir iÅŸ deÄŸil; Önemli olan o molozun oraya gelmemesi"

Sera Gölü'ndeki sorunun derelerin ıslah edilmesiyle kanalizasyon sisteminin aktif hale getirilmesiyle çözüleceÄŸini vurgulayan Özdemir, “Aslında bu her yıl yaÅŸanan bir olay. Çözüm ile ilgili yapılacak çok kapsamlı ÅŸeyler yok. Bu göle yaklaşık 25 tane mahallenin atığı akıyor. O kanalizasyon iÅŸlemlerinin toplanarak ana bir kanalizasyondan devre dışı bırakılması gerekiyor. Böyle bir çalışmayı devletimiz yapmış ancak baÄŸlantısı yapılmamış. Bütün evlerin kanalizasyonları göle akıyor. Göle giren küçük derelerin ıslah edilmesi gerekiyor. O derelere akan evsel atıkların tarım atıklarının kontrol altına alınması gerekiyor. Bu iÅŸlem yapıldıktan sonra göle giren suyun arıtılması gerekiyor. Bunun bir örneÄŸi Uzungöl'de var. Sera Gölü'nde de yapılabilir. Sera gölünün suyunu her yıl boÅŸaltmakla, biriken molozun boÅŸaltılmasıyla bu iÅŸ olacak bir iÅŸ deÄŸil. Önemli olan o molozun oraya gelmemesidir. Bunun için gerekli tedbirler rahatlıkla alınabilir. Derelerin ıslah edilmesiyle kanalizasyon sisteminin aktif hale getirilmesiyle çözülecek bir iÅŸlemdir” ifadelerini kullandı.

“Görünen bu siyah tabaka yosunlardan kaynaklı”

Sera Gölü'ne çözüm bulunamaması halinde ileriki aÅŸamada kötü kokuların baÅŸlayacağını söyleyen Özdemir, “Görünen bu siyah tabaka yosunlardan kaynaklı. Yosunlar güneÅŸi ve besini bulduÄŸu zaman fotosentez yapıyor, sayısını çoÄŸaltıyor. Gölün yüzeyinde bir tabaka halinde oluÅŸuyor. Normalde bunlar gölün dibindedir. Ama su ısınınca yukarıya çıkıyor. Gölümüzün ilginç olan bir özelliÄŸi var. Aslında zamanında yapılmış ama çok ters olan bir durum. 1990 yılında burada bir sel olmuÅŸtu. Selde gölün seviyesi azalmıştı. Su azalınca aÅŸağıya giden bir sulama kanalı vardı. Gölün seviyesi düÅŸtüÄŸü için kanal yukarıda kalmıştı. Bu sefer o boru uzatılarak gölün başından su alınmaya baÅŸlandı. Yani ÅŸuanda göle giren su azalmış oldu. Azalan su gölün seviyesini azaltıyor. Bu kirlilik aslında akarsuda olmaz. Ama göle giren su seviyesinin düÅŸmesi nedeniyle artık durgun bir göl haline geldi. Bu durgun gölde de yosunların çoÄŸalmasıyla oksijeni tüketerek diÄŸer canlıların yaÅŸamasını engel oluyor. En azından suyun alt kısımlarına geçmesine mani oluyor. En önemli problem aslında bu. Bunun bir sonraki aÅŸamasında ise kokuÅŸma baÅŸlar. Ä°ÅŸte o zaman asıl felaket olur. Bunun için önlemin alınması gerekiyor. Bakteriler üreyecek. Kötü kokulu bir göl ve bataklık haline dönüÅŸmeye baÅŸlayacak. O zaman yetkililer istese de çözüm bulamayacak. Burada ya gölü boÅŸaltacaklar ya da çevresinde yaÅŸayanların buradan gitmesi gerekecek” diye konuÅŸtu.